- Günlük hayatımızda, her an bir şeyler algılarız.
Duyu organlarımızla görerek, dokunarak, duyarak ,koklayarak duyu eşiğimize giren rastgele her şeyi
Bu algıladıklarımıza bizim için önem sıralamasına göre onlara dikkatimizi veririz.
Bir şey bizim iç dünyamızda ne kadar önemli ise dış dünyamızda ona göre davranırız.
Bu değişen dikkat yoğunluğumuz aynı zamanda o şeyle ya da kişiyle olan temas miktarıdır
Mesela; Bir ilişki de kişilerin birbirini algılarken teması o ilişkinin kalitesini gösterir.
Çünkü her ilişkide çiftlerin birbirleriyle temas miktarı farklı olabilmektedir.
Anne babanın çocuğuyla teması çocuğuyla kurduğu sevgi ve güven ilişkisi için önemlidir.
Temas etmek somut bir davranış gibi görünse de, temas algılanan o şeyin farkındalığıdır.
Bir şeye dokununca onu algılarsın ve dokunduğun şeye yüklediğin anlam kadar temas edersin.
Temasımız sadece dış dünyada ki insanlar için değildir.
Kendi içimize bir bakarsak;
Kendinizle temasınız var mı? Ya da kendinizle temasınız ne kadar?
Kendi varlığınızı ,varlığınızın mevcudiyetini hissedebiliyor musunuz.?
İçinize bakıp varoluşunuzu hissedebiliyor musunuz.?
Yoksa bazı kısa zamanlarda mı kendinizi fark ediyorsunuz.?
İnsanların pek çoğu, genellikle kendisiyle teması yoktur ya da çok azdır.
Çok kısa süreler hariç pek çok insan kendisiyle teması kaybetmiş durumdadır.
Dikkat neredeyse, enerjiniz ve algınız oradadır.
Dikkatinizi kendinize verdiğinizde hissedeceğiniz şey dinginliktir.
Bu dinginlikle farkındalık oluşur, bu bir uyanma hali gibidir.
Böylece siz, kendinizi içsel olarak fark edersiniz.
Bu kendini fark etme halinde kendinizle temas edersiniz
Siz dinginlik içindeyken ; dış dünya da olumsuz ve kötü olaylar yaşanabilir.
Ancak ,dışınızda yaşadığınız olaylara rağmen
kendi içinizde hissedeceğiniz huzur devam eder
dinginlikle gelen farkındalık
15
Nis
